12 Mayıs 2012 Cumartesi

SÖZÜN GÜCÜ

Bilindiği gibi söz, insanların duyduklarını, düşündüklerini ve görüp yaşadıklarını anlatmaya yarayan bir iletişim aracı olarak tanımlanır. Sosyal hayat, sözle başlar, sözle devam eder. Hayatın içinde olan biten her şey, söz ekseni etrafında döner. 
İnsanlar, çevresiyle söz sayesinde bağlantı kurarlar. İnsanlar arasında ilgi kurmayı, anlaşmayı ve uzlaşmayı sağlayan sözdür. Söz, kapı aralamak, yol göstermek ve ufuk açmak için kullandığımız biricik sermayemizdir.
Söz söylemek, insanın aklını ve bilgisini kullanarak sözcükleri anlam ve içeriğine uygun olarak kullanma işidir.
Sözün insan hayatında işlevi sınırsızdır. Toplum hayatında insanı konuşmasına bakarak değerlendirirler. İnsanın sosyal değeri, genellikle sözünün uyandırdığı etkiyle ölçülür.
Kur'an-ı Kerim'de: "İnsanlara sözün güzelini söyleyiniz"(1) deniyor. Yine başka bir ayette: "Size yapılan kötülüğü, güzel bir sözle geçiştiriniz"(2) diye buyruluyor.
Toplumda yaşayan herkes, huzura, barışa, başarı mutluluğa ulaşmak için can atar; ama bunun için çok kimse, gerekli alt yapı hazırlığını, gerekli çabayı göstermez. Oysa insanlar sözle yönetilirler. Hayata ve insanlara hâkim olabilmek için, önce söze hâkim olmak gerekir.
Bugün toplumda ne yana baksanız kin, nefret, yalan, dolan, iftira hiddet öfke ve şiddet görürsünüz. İnsanlar, birbirlerinin dilinden anlamıyorlar, anlaşamıyorlar. Empati kuramıyorlar, birbirlerini akılla, fikirle ve bilgiyle ikna edemiyorlar, bir bardak suda fırtına koparıyorlar. Küçük bir meselede diyalogu kesip birbirlerine giriyorlar. Böyle olunca toplumda çekişmelerin, kavgaların, çatışmaların ardı arkası kesilmiyor. Hele sabah gazete sayfalarında çıkan günlük haberleri okuyup da, aklı başından fırlamayan var mıdır?  
Savaşı da, barışı da başlatan sözdür. İnsanlar arası ilişkilerde görülen kavga ve çatışmaların eminim ki pek çoğu sözü doğru ve yerinde kullanamamaktan, yani kaş yapıyorum derken göz çıkarmaktan kaynaklanmaktadır.
Aslında yeryüzünde söz gücüyle çözümlenemeyen hiçbir mesele yoktur. Atalar: "Güzel söz, güz mevsimini yaza dönüştürebilir" demişler.  
Bakın, çağlar öncesi Yunus Emre, 'sözün etkileme gücünü'  görmüş ve şu dizeleriyle dile getirmiştir:
Sözünü bilip diyenin
İşini  sağ ede bir söz
Lafını pişirip diyenin
Yüzünü ağ ede bir söz
Söz ola kese  savaşı
Söz ola kestire başı
Söz ola ağulu aşı
Yağ ile bal ede bir söz.
Kişi bile söz demini
Demeye sözün kemini
Bu dünya cehennemini
Cennete çevire bir söz.
İnsanlar arası anlaşmazlıkları, uyumsuzlukları ve problemleri çözebilecek en sihirli güç, en büyük yardımcı yüzde yüz sözün gücüdür. Sözün etkili olması ve gönüllere ulaşmasi için güzel söylenmesi gerekir. İnsanlar kendine gül uzatanı sever, diken batıranı değil.
"Kem söz duyanları hep düşman eder
Ederse söz insanı sultan eder."(3)
Bütün sihir, sözlerde gizlidir. Güzel sözler gonca güllere benzer; insanı olumlu etkiler. Asıl hüner, ayette zikredildiği gibi sözün iyisini, güzelini ve doğru olanını söylemektir.
----
(1):Bakara suresi, 94. Ayet
(2):Mü'minun Suresi:96.Ayet 
(3):Kutat-gu Bilig
Fahri Yakar