17 Aralık 2013 Salı

OLGU BAŞKA ALGI BAŞKADIR

Son günlerde, sağlıklı idrakleri zorlayan bir takım ipe sapa gelmez hezeyanlarla karşılaşıyor ve sarsılıyoruz. Milli varlığımız, adeta yağma edilen bir mabede döndü, herkes bir tarafından çekiştirmeye başladı. Kimi Atatürk'e saldırıyor, kimi Cumhuriyet'e, kimi de doğrudan Türklüğe, Türk Milleti'ne, Türk Bayrağı'na saldırıyor. Yani milleti, millet yapan ve birlik beraberlik içinde yaşatan ne varsa saldırıya uğruyor.
 
Neyin peşindeler? Anlamak mümkün değil. Amaçları, milli refleksleri köreltmek, milli bilinci tasfiye etmek, milletin değer yargılarını değiştirmek midir? Türk milletinin adını sanını tarihten silmek midir? Yoksa "Türk Bayrağı demeyelim, Türkiye Bayrağı diyelim" diyen bir zihniyetin medyaya yansıması mıdır?  Her ne olursa olsun, bu tür tavırlar, milletçe tasvip edilecek tavırlar değildir. Türk'ü, Türk milletini yok saymak, en hafif tabiriyle bu milletin kendisine, diline, tarihine ve kültürüne saygısızlıktır. Yaptıkları, tarihin tasdik ettiğini inkâr etmekten başka bir şey değildir.
 
Meğer bu ülkede yaşadığı halde, milli varlığımızı silip süpürmek isteyen pek çok insan varmış? Belli ki özlerinde ne varsa onu ortaya koyuyorlar. Türk milletine, Türk tarihine ve Türk kültürüne saygısı ve bağlılığı olanlar, bu milletin hassasiyetlerine karşı bu derece saldırgan olamaz. Hiç akıl etmezler mi ki bu tarz söylemler, halkın beynine ve yüreğine mızrak gibi saplanıyor.
Siz, tarihte onca devlet kurmuş, üç kıtaya yayılmış bir milletin varlığını, dilini, kültürünü, tarihini nasıl yok sayarsınız? Devlet-i Aliye'nin hâkim unsuru, Türk değil miydi?
Kemal Atatürk'ün: "Millet, yekvücut olup Türklük duygusunu ve hâkimiyet esasını kabul etmiştir" ve:
"Bu millet, geçmişte Türk'tü. Halde de Türk'tür. Gelecekte de Türk kalacaktır"   dediğini de mi duymadınız?
Güneşin varlığına delil arayan, önce başını güneşten yana çevirmelidir. Gölgelere takılan kimseye güneşi gösteremezsiniz. O yüzden derler ki, "Hiç kimse,  görmek istemeyenler kadar kör değildir."
Bu milletin tarih boyunca peşinden koştuğu, uğrunda canını malını feda ettiği değerlere ve akidelere aykırı söylemler, sahiplerine değer kazandırmaz, aksine değer kaybettirir. Hiçbir millet, kendi adını sanını tarihten silmeye niyet etmiş olanlara asla sıcak bakmaz.
Bakın ne demiş milli şairimiz Mehmet Akif:
-"Biri ecdadıma saldırdı mı boğarım.
-"Boğamazsın ki!
-" Hiç olmazsa yanımdan kovarım,"
Kur'an-ı Kerim'de "Hiç düşünmez misiniz? Hiç akıl etmez misiniz?" mealinde soru cümleleri ile başlayan pek çok ayet vardır. Nisa suresi 94. Ayetinde mealen şu öğüt verilir: "Vereceğiniz hükümlerde ihtiyatlı olunuz! Çok kere zanlarınızla aldanıp hatalı kararlar verip, vahim neticelere neden olan günah işlersiniz."
Geçmişini inkâr eden bir millet, geleceğini kaybeder. Bu topraklarda 1000 yıldır var olmuş Türk adını, Türk kültürünü, Türk tarihini kimse inkâr edemez. Ancak ne var ki daha önce kafalara bir şekilde girip yerleşmiş önyargılar, saplantılar, onların gerçekleri görmesine engel oluşturmaktadır.
Fahri Yakar
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder