21 Aralık 2011 Çarşamba

İNSANLAR CİNS CİNSTİR KİMİ NAKIS KİMİ NEFİSTİR

 "Tıyneti farklı olanlarda imtizaç olmaz,
Bülbül kargaya, karga bülbüle ihtiyaç duymaz."
                                              
Sosyal yaşamda, varlığı genelde herkesçe genel kabul gören bir takım kurallar vardır. Bu kurallar doğrultusunda belli şeyler yaptığınız zaman belli sonuçlar alacağınızı ümit edersiniz. Mesela sevginin, iyiliğin, iyi niyetin genelde insanlar üzerinde memnuniyet, şükran duygusu, vefa gibi yüksek duygular uyandıracağını düşünürüz. Ama böyle düşünenler çoğu zaman yanılır. Zira iyi niyetli olmak,  sevgi göstermek veya iyilik yapmak her insanda aynı sonucu vermez. İnsanlar farklı hamurlardan, farklı malzemeden yaratılmışlar, farklı aile iklimlerinde, farklı eğitim ortamlarında yetişmişlerdir. Bu yüzden herkes insan olarak dünyaya gelir; ama insan gibi davranamaz. Duygu, düşünce ve anlayışlar, insanın yetiştiği iklime ve aldığı eğitime göre biçimlenir. Onun için de her insanın yaklaşımı diğerinden farklı olur.   
İnsanlardaki bu yaradılış farkını dışardan tanımak, bilmek zordur. "İnsanın alacası içindedir" denilmiştir. Güzel tavırların altında ne çirkinliklerin yattığını fark edemezsiniz. Zira insanların içsel yapısının dışarıya yansıyan belirgin işaretleri yoktur. Herkes, kuzu postuna bürünür, uzaktan bakınca da iyi görünür. Siz, herkesi uzaktan iyi tanırsınız ve düzgün bir insan sanırsınız. Size yaklaşırken sergilediği samimi tavırlara bakıp yakınlık gösterirsiniz, elinizi uzatırsınız, iyi davranırsınız; hatta belki iyilik de yaparsınız. İşte insanın ne olduğu, ne olmadığı bu münasebetler esnasında ortaya çıkar. Dışarıdan baktığınızda gayet mamur gördüğünüz kişinin iç yüzünün ne kadar virane olduğunu anladığınız ve çirkin taraflarını gördüğünüz zaman, hayal kırıklığına uğrar ve onu karşınıza çıkartan talihe lanet okursunuz; ama iş işten geçmiş olur.
Bu bakımdan insanlarla ilişkilerde eş dost seçerken acele karar vermek doğru değildir. O kişiyi önce iyi tanımak, ne olduğunu anlamak ve bilmek gerekir. Yoksa yanlış bir seçim, sizi sonradan derin bir hayal kırıklığına uğratabilir.
Bir tarihte Alman Şairi Goethe, toplantıda dinleyicilere sormuş: "İnsanların iyisini kötüsünü nasıl anlarsınız?" Kimseden cevap alamadığını görünce kendi sorusunu kendi cevaplandırmak zorunda kalmıştır: "Anlayamazsınız. Bu iş, tamamen şansa kalmıştır" demiştir.
Çok iyi hatırlıyorum. Anam rahmetli, tavuğu kuluçkaya yatırırken, tavuğun yuvasına, yani mahalli söyleyişle tavuk folluğuna, tavuk yumurtalarının yanında kaz ve ördek yumurtası da koyardı. Yirmi bir günlük kuluçka süresi dolunca, yumurtaların kiminden kaz, kiminden ördek civcivi çıktığını gören tavuk "Ben ne için yattım, ne çıktı?" der gibi şaşkın, şaşkın bakınırdı. Tabii kabuklarını kırıp yumurtalardan çıkan kaz ve ördek yavruları anasının peşinde gitmez, su ve dere kenarı arardı. Ama kendi civcivleri kendi peşinden giderdi. Hiçbir zaman kaz veya ördek yavruları tavuk civcivleriyle beraber bulunmazlardı. Tabiat farklılığı civcivler arasında engel oluşturuyordu.
Her canlı, önce doğasının gereği neyse onu yapar. Bu doğal bir haldir ve bir hayat gerçeğidir.
İnsanları farklı kılan da yaradılıştan gelen doğal özelliklerle, sonradan edinilen huy ve alışkanlıkların farklılığıdır. Doğası, iyiliğe ve güzelliğe meyilli olanlar, beraber olduğu insanların hayatına anlam ve güzellik katarlar, İlgiyi, sevgiye; sevgiyi, dostluğa, dostluğu güzelliğe ve paylaşmaya dönüştürürler. Ama nakıs veya menfi bir karakterin emri altında hareket edenler ise, beraber olduğu insanın hayatına üzüntü, sıkıntı ve pişmanlık katarlar. İyi niyeti, pişmanlığa, sevgiyi, düşmanlığa dönüştürürler.
Bu bakımdan, eş dost edinirken fazla seçici olmak en iyisidir. Herkes insan olarak dünyaya gelir; ama  insanca yaşayamaz. Dost edinirken doğru insanı bulmak bir şanstır. Aksi halde size yaklaşmaya çalışan herkesi iyi görüp yüreğinizi açarsanız ve sevginizi verirseniz sonunda hayal kırıklığına uğrarsınız. Unutmayın ki iyi insanlarla beraber olmak, iyilik nedeni, nakıs insanlarla beraber olmak ise kötülük nedeni olur.
Fahri Yakar
        

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder