24 Eylül 2011 Cumartesi

İLETİŞİM DİLİ

Toplumda günlük hayatta insanlar genellikle empatiye yer vermiyorlar. 'Ben dili' yerine sürekli 'sen dili' kullanılıyor. Ben dili, tepki çekmez, karşı tarafta olumlu etkiler uyandırır. Kişi 'ben dilinde' kendisiyle ilgili olguları anlatır ve karşı tarafın söz ve davranışlarının kendi varlığında uyandırdığı etkiyi açıklar. Oysa 'sen dili' doğrudan karşıdakinin kişiliğini hedef alır. O da tepkiye neden olur, çözüm getirmez, uzlaşmazlık doğurur. "Sen var ya sen…' diye başlayan tüm söylemler 'Sen dili'ne aittir. Bu tarz söylemler de ister istemez, karşı tarafta çoğu zaman öfke ve nefret uyandırır.
Konuşurken, iletişim kazaları yaşanmasının başlıca nedeni hiç kuşkusuz iletişimde seçilen 'sen dili'dir. İletişimde, 'ben dili'ni tercih etmek uzlaşmak için daha makul bir yoldur. Buna bir de sevgi, anlayış, hoşgörü ve mizah eklenebilirse sosyal ilişkiler daha sürekli olur ve yara almadan devam eder. Diğer bir deyişle ilişkilerde iletişim kazaları yaşanmaz.
Sosyal ilişkinin amacı, birbirleriyle kavga eden, birbiriyle çatışan, zıtlaşan insanlar olarak değil de birbiriyle anlaşabilen, uzlaşabilen ve paylaşabilen insanlar olarak yaşamaktır. Unutmayın, toprağın suyla, suyun toprakla uzlaştığı yerde hayat ve bereket vardır.
Ey dostlar, hayatı çevreniz için gül bahçesine çevirmek istiyorsanız, önce dilinize özen gösteriniz! Hayat, Allah'ın insanlara sunduğu çok yüce bir nimettir. Bu nimeti birbirimize zehir etmeden yaşamanın ve yaşatmanın yolu ise önce sağlıklı ve mantıklı bir iletişimden geçer.
Fahri Yakar
21.09.2011

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder